Dipnot & Sabahat Oğuz – İnsan
Benim yurdum; emek
Kazanacak bir dünya, kurulacak bir düzen var
Benim yurdum; eşit
Durulacak savaşlar, hemen açar o gün çiçekler
Geçmiş ayna olur karanlığına
Benim yurdum; özgür
İnsanca bir yaşam, sınıfsız sınırlar
Ekmek için kendini yakmaz ki insanoğlu burda
Benim yurdum; bebek kadar güleç
Eşitlikçi bir düzende mümkün her şey
Anlatılan senin hikayen, benim hayal gücüm değil
Yurdu satar patronun umrunda dahi olmaz
Güneş doğmadan sokaktasın, Ay eşliğinde evde
O süslü bankalarsa set çekerler hayal gücüne
ve kavga, nasırlı ellerin yegane pırlantası
Emekçinin ellerinde memleketin anahtarı
ve kavga, süt kadar temiz, kan kadar kızıl
Her şey emeğin olana kadar savaşacak bu sazım
Belki bir meydanda bir pankartsın
Yalnız değilsin yanında gençlik
Fabrikanda üretiyorken; cebine koyar hırsız
Omuz omuza, çocuk kadar dinciz
Mayıslar bizim, ekmek, hürriyet…
Hüvviyetinden bir başka zincirlerin kaldı ellerinde
Derine kazan madencinin yarası göğsümüzde
Sırıtcaklar gün sonunda, kader deyip öldüğünde
Güneşler çizilir bir çocuğun günlüğünde
Emekçinin avuçlarına çivili bilindik bir şiir
Yaratan ki onlar, destanımız pak, kavgamız var
Kemaller, Boranlar, korkma Denizler var
Karunların karşısında Harun olanlar var
Sevdana eşlik eden marşlar
Neyle yaşar insan?
Neye direnir can?
Bu düzen dikiş tutmazBizim bir kavgamız var
İnsan insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Sınıf Tavrı – 1 Mayıs / 2022